top of page
  • Yazarın fotoğrafıFiliz Çetin

Pandemi Günlerinde Oyun Terapisi

Güncelleme tarihi: 6 Ağu 2020

Son günlerde oyun terapisi uygulayan meslektaşlarla pandeminin hepimizin zihinlerine ve yüreğine bıraktığı bu ağırlığı konuşuyoruz. Yarım kalan terapi görüşmelerinden ve yüz yüze yapılamayan vedalaşmalardan sonra hepimiz belirsizliğe açılan bu kapıdan içeri adım attık. Bir yandan kendi ruh sağlığımızı korumaya çalışarak, bu yeni gerçeği sindirmeye çalışıyor, bir yandan da danışanlarla nasıl ilerleyebileceğimizi düşünüyoruz. Mümkün olduğunca rutini sağlamaya çalışarak bazı danışanlarımla çevrim içi görüşmelere devam etsem de, yüz yüze yapılan görüşmelerdeki o şeffaf, kesintisiz ve organik süreci yakalamak kolay değil. Bu zamana dek terapi odasının ve terapist olarak kendimizin sunduğu çerçeve içinde danışanlarımızla kurduğumuz güvenli ilişki şimdi ekran karşısında ve farklı bir formatta nasıl yapılandırılabilir? Bunca zaman bildiğimiz ve inandığımız terapötik çerçeve bizlerden uzaklaşmaya başladı. Tanıdık ve yeni olan arasında salınan uygulamalarımız ile denge bulmaya çalışıyoruz. Kendi adıma, peşine düştüğüm bu soruların cevaplarını arama arayışımda yolda bulduklarımı paylaşmak istedim.



İLİŞKİ

Şu an içinde bulunduğumuz bu tehditkar durumla karşı karşıya kaldığımızda, bizleri sakinleştiren en önemli güç İLİŞKİ. Ruhsal dengemizi ve dayanıklılığımızı sağlamak için sevdiklerimizle ve dostlarımızla görüşmeye devam etmemiz gibi, danışanlarımızla ve aileleri ile özellikle bu zor günlerde desteğe ihtiyaç duyduklarında ilişkide kalmamızın yararlı olacağına inanıyorum. Bizler sosyal canlılarız. Sosyal etkileşimde bulunmak ve birbirimize özen göstermek biyolojik doğamızın bir parçası. Ve bu zamanda, kendimiz ve birbirimizle ilgilenmenin en iyi yolu ne olabilir diye düşündüğümde önce nasıl olduğumuzla ilgili konuşmak olabilir.


Travma durumlarında verilen savaş/kaç/don tepkileri stres döngüsündeki tek seçeneğimiz değildir. Bakım verme ve dayanışma (Tend and befriend) daha az bilinen stres tepkisidir ve şaşırtıcı olmayan bir şekilde dişil olarak kodlanma eğilimindedir. Arkadaş çevrenize ve sevdiklerinize ulaşmayı ve birbirinizden haberdar olmayı içerir. Şimdi bir krizdeyiz ve hissettiğimiz duygular önceki kriz durumlarında yaşadığımız duygulara benzer olabilir. Korkmak, üzülmek, dayanıklı hissetmemek olağan… Başa çıkmakta zorlandığınızı hissedebilirsiniz. Üstesinden gelmek zorunda kaldığınız her şey için dayanıklılığınızı hissedememek doğaldır.


Ailede herkes güvende hissediyor mu? Kişilerin kendini güvende hissetmesinde geçmiş güvenlik duygusu ile kayıtlarının da önemli ölçüde etkisi vardır. Bu pandemiye verdiğimiz tepkiler hepimiz için farklı olabilir. Çünkü herkesin hikayesiyle oluşmuş farklı bir ‘güvenlik’ hissi ve kaynakları var. Anne babaların verdikleri tepkiler çocukları doğrudan etkileyeceğinden onlarla yapılan görüşmelerde bu süreci nasıl yaşadıkları, kaynakları, neler hissettikleri, zamanlarını nasıl geçirdikleri, çocuğa bu durumla ilgili nasıl açıklama yaptıkları ve hangi alanlarda zorlandıkları hakkında görüşülebilir. Aileler bir yandan çevrim içi okul sürecine, bir yandan da tüm gün evde olmanın getirdiği yeni düzene alışmaya çalışıyorlar. Onlara kendi ihtiyaçlarını belirlemek için zaman vermek ve istedikleri zaman terapistleri ile görüşebileceklerini belirtmek yardımcı olabilir.

OYUN TERAPİSİ

- Çocuk Merkezli Oyun Terapisi çerçevesinden baktığımızda, danışanın yaşı ve tele-oyun terapisi için uygun olup olmadığını etik prensipler çerçevesinde düşünmek gerekir. 2-3 yaşındaki bir çocukla ekran karşısında yalnız çalışamayacağımız gibi, daha büyük çocuklarla da çalıştığımızda ortamın güvenirliliğinin ve gizliliğinin sağlanılabilir olması gerekir.

Oyun terapisi için seçilen fiziksel alan çocuğun odası ise, çocuğun mahrem dünyasına dahil olmanın onda yaratacağı etkiyi de düşünmek gerekir. Kendi ortamlarında genellikle oyuncaklarını tanıtarak başladıkları süreç, önceden ilişkimiz olsa da, terapi odasındaki oyun terapisinin ilk ısınma sürecine benzerdir. Bu yeni ortamda terapistin kendi dünyalarına farklı şekilde dahil olmasını deneyimlemektedirler.

Terapi odasında terapistin kendi yapılandırmayı yaparken, çevrim içi ortamda çocuğu ve kameranın yerini anne baba önceden hazırlar, dolayısıyla ilk yapılandırmayı anne ya da baba yapar. Tüm süreç içinde çocuk bizimle konuşurken ya da oyun oynarken, duygularını yansıtarak ilişkiyi sürdürebiliriz. Benzer oyuncakları bulundurarak kısıtlı şekilde role girme denemeleri yapmayı denesek de, özellikle fiziksel güvenliği sağlamak için gerektiğinde nazikçe dokunarak yaptığımız sınır koyma becerisini çevrim içi platformda, yüz yüze olduğu gibi uygulamak pek mümkün değildir. Dolayısıyla sınır sorunu olmayan ve hayali oyuna geçebilen çocuklarla denenebilir. Bu süreç içinde destekleyici olmakla beraber, kısıtlayıcı ortam nedeniyle, terapi odasındaki yüz yüze görüşmede yapılan çocuk merkezli oyun terapisinin yerine geçen bir uygulama olmayacaktır. Yine de bağları korumak ve birbirimizle etkileşimde bulunmak adına teknolojiden yararlanmamız gerektiğine inanıyorum.

- Bu süreçte anne babalara destek verilerek çocuklarına nasıl yardımcı olabilecekleri anlatılabilir. Oyun, tüm çocukların bu süreçte en çok ihtiyaç duydukları duygusal ve sinirsel egzersizdir. Çocukların stresli veya travmatik deneyimleri çalışmalarına yardımcı olur ve dayanıklılıklarını güçlendirmeleri için bir fırsat sunar: Anne babalara oyun terapisinin empati, role girme, liderliği çocuğa bırakma gibi becerileri öğretilerek çocukları ile oyun oynamalarının onları rahatlatacağı anlatılabilir. Anne babalarla yapılan görüşmelerde oyunlarda ortaya çıkan oyun temaları ile ilgili görüşülebilir; çocuklar bilinçaltında seçtikleri oyun biçimleri aracılığıyla akıllarında olanları açıklarlar. Bu dönemde çocukların oyunlarında tehdit içeren senaryoların ve özellikle pandemi, hastalık ile ilgili oyunların ortaya çıkması içindeki bulundukları durumla başa çıkmalarına yardımcı olur. Kendilerini güvende hissetmek için aynı oyunu defalarca oynamak isteyebilirler. Ailelerin bu konuda bilgilendirmek ve izin verici olmaları sağlanabilir.



Bunun dışında çocuğun ihtiyacına göre uygulanan yönlendirilmiş oyun terapisi teknikleri de destekleyici olarak yardımcı olabilir. Bu teknikler için önceden anne ya da babaya hazırlanan malzemeleri bulundurmaları söylenebilir. Bizim terapist olarak rolümüz ekran başında çocuğu birtakım oyunlarla eğlendirmek değildir. Çocuğun yaşadığı duygusal ve davranışsal sıkıntıları güvenli kurulmuş bir terapi ilişkisinde kendi hızında ve ihtiyacı doğrultusunda ortaya koymasını sağlayarak çözüm bulmasını sağlamaktır. Bu nedenle uygulanan farklı oyun terapisi tekniklerinin de ilişkinin önüne geçmemesi gerekir.

Gelecekte bir gün çocuklarımız, kendi çocuklarına da Covid-19 salgınını anlatacak. Anlatacakları hikayeler ve biriktirdikleri anılar bugün karantina günlerinde şekilleniyor. Bu anıların yalnızca korku, kısıtlanmışlık ve çaresizlik ile değil, anne babalarıyla karantina sayesinde daha önce yapamadıkları birçok şeyi yapabildikleri ya da dayanıklılıklarını geliştirebildikleri, mutluluk dolu anılar olduğunu da hatırlamaları çok güzel olurdu… Bizlerin de bu anıların oluşmasındaki desteğimiz şimdi her zamankinden çok daha önemli...

757 görüntüleme0 yorum
bottom of page